Pazartesi, Şubat 12, 2007

Öpmeye kiyamadim, sevmeye yazik



Asagidaki yaziyi lütfen yukaridaki müzik esliginde okuyun.

Yaz tatiliydi. Anneannem bize gelmisti ve dönerken beni de yaninda götürmüstü. Yaz tatilini, ilk defa denizi gördügüm o sehirde gecirecektim. Herkes beni, ne güzel kiz, saclarina bak, ne sirin diye severdi orada. Dayimla, sonradan uzun yillar görüsemeyecegim ve cok eski bir fotografini yillarca basucumda kücük bir cercevede sergiledigim dayimla, ilk defa bu kadar uzun birarada olacaktim. Dedemin saz, söz arkadaslarindan birisi de oglu ve karisiyla misafiriydi anneannemin o yaz. Dedemin ailesinin hep önüne cikmis bir arkadasti bu. Dedem hayrandi ona ve karisina. Gec saatlere kadar saz calar, türkü söyler, sohbet ederlerdi. Asktan, sevgiden bahsederlerdi en cok. Rakilari eksik olmazdi. Ogullari da saz calardi. Arada ona verirlerdi sazi. Onun ezgileri biraz daha baskaydi. Onu da hayranlik ve saygiyla dinlerlerdi. Beyaz tenli, tertemiz, bakimli siyah sakali olan bir adamdi ogullari. Onlara cok yaklasmazdim ben. Sevecen bakislari hep üstümde olurdu biraradayken. Ne mutlu ve sevecendi dedem onlarin yanindayken. Cagirir öperdi beni. Ama gözü ve kulagi en cok misafirlerindeydi. Anneannem nezaketsiz denilmeyecek kadar güleryüzlüydü. Ben en cok kuzenimle egleniyordum. Bazen, "sizi evlendirecegiz" seklinde sacma espriler yapildikca, aramiza bir mesafe girer gibi oluyordu. Tekrar kaynasmamiz mümkün oluncaya kadar, evin damina cikiyor, ta oraya kadar uzanmis asmadan, henüz olgunlasmamis, eksi üzümlerden topluyor, elimizdeki iki metal tabagin arasinda, biraz tuz, biber ve nane esliginde sallaya sallaya, tabaklarin dibine vurarak yumusamalarini saglayarak, o yaz ki en büyük kesfimiz ve eglencemiz olan eksi üzümümüzü yapiyorduk. Ne cok yemistik o yaz. Kuzenim aksamlari evlerine giderken, biraz da digerlerinden utanarak, "sen de bize gelsene" derdi, bana. Karari ya anneannem ya teyzem verirdi. Git hadi ya da yok olmaz diye. Ben tek kelime etmezdim. Burada da dayim vardi. Aksamlari onunla olmak da güzeldi. Hem o yasli misafir ve ogullari sayesinde senlikliydi ev.

Simdilerde ben bile sasiririm bildigim türkülere, türkü sözlerine. Bazilarinin sözlerini ilk kelimesini duydugum anda hatirlarim ya da hic duymadiklarimin sözlerinin devamini tahmin ederim. Bunu diyen, arkasindan bunu der diye. Belki de bu yazin bana ögrettigi türküler ve sözler hepsi. Bazi sesler ve türküler beni öyle carpar ki. Yavas yavas ben büyürken olusan bir yer var sanki kalbimde ve oraya dokunuyor gibi bazilari. Yüzlerce kisinin hafizasina sahip oluyorum sanki o vakitlerde. Birileri icin icim aciyor ya da kalbim kanatlanacak gibi mutlu oluyorum.

Tatilim güzel geciyordu, tek sikintim annemi özlemem ve yeni yeni belki de biraz erken cikamaya baslayan gögüslerimi saklamak icin ugrasmamdi. Sol elimi sag omuzuma koyarak oturur ve yürürdüm. Ne cok utaniyordum.

Ve misafirlerin gidecegi gün geldi. O gün farketmistim ben gideceklerini. Biraz yabaniydim galiba. Mutlaka ki önceden baslayan hazirliklarini ya da konusmalari gözden kacirmistim. Dedem üzgündü. Anneannem güleryüzlüydü. Ben ayak altinda dolaniyordum. Kapida vedalasmalar basladi. Dedem hepsini öptü sirayla. Hepsi bizi öptü sirayla. Ogullari beni öperken, kulagima "beni unutma" diye fisildadi.

Hic unutmadim. O ani o kadar cok düsündüm, tekrarladim ki kafamda.

Yazdi, deli bir sicak vardi. O, bana dogru egilirken, bir serinlik, güzel kokulu bir nefes geldi sakallarindan. Yumusacik... Saskinligimi belli edemeyecek kadar sasirmistim. Bilmedigim, belki de ilk defa hissettigim bir sürü duygu... Umrumda olmayan bu gidis bir anda beni mahzunlastirdi. Ilk defa öyle bir üzüntü hissettim. Evdeki tek cocuktum o yaz. Öyle siliktim ki. Ama o beni farketmis ve benim aklimda kalmak istemisti. Neden bana öyle demisti?

Sonralari, yillar sonra, dayima o aileyi ve ogullarini sordum, umursamaz bir edayla. Kimdi o adam, neredeydi simdi? Sadece dedemin korkusuyla kabullenilen bu aile, dedem öldükten sonra, hafizadan coktan silinmisti bile.

21 yorum:

Adsız dedi ki...

Ne güzel yazmışsın...Yazılarının başlıklarına bitiyordum, demek hikayesi bu.

Adsız dedi ki...

ne güzel bir yaz. insanları böyle zamanlar güzel yapıyor işte.
ne uzun zaman deniz görmemişsin, yazık.

teyzenteyfik dedi ki...

Remed,
Tesekkürler, yaziyi begenmene sevindim.
Evet, basliklari, kendimce baglanti kurdugum sarki, türkülerden aliyorum genelde.

Türküyü begendin mi?

teyzenteyfik dedi ki...

Simon,
evet, güzel bir yazdi. Aslinda denizi, o yazdan önceki baska bir yazda görmüstüm, yazida da düzelttim simdi. Yine de pek erken gördügüm söylenemez. Yazik bana, ühüü ühüü...

Denize ve ürünlerine karsi pek düskünlügümün olmayisi, görmemezlikten kaynaklaniyor iste :)

ümran dedi ki...

Ne güzel yazmışsın gerçekten..Okurken içime bi sıcaklık yayıldı..

Adsız dedi ki...

senin anılardan derlemelerini seviyorum. bu defa fonda eklemişsin.çok lezzetli olmuş.seyri güzel sesi güzel bir yazı olmuş.sağol valla

Adsız dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
teyzenteyfik dedi ki...

Limon,
hosgeldin.
Derdimi anlatabilmisim demek ki, icine sicaklik yayildiysa.
Yine gel, sevgiler.

Markiz,
ya ne güzel bir türküymüs bu degil mi? cok sevdim cok. Sen de güzel söylersin, o muhtesem seninle. Hmmm, olsa da dinlesek. :)

Pelin,
merhaba, Naber? :)
Türküyü söyleyen Hasan Yükselir.
Cok sevgiler.

Adsız dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
Adsız dedi ki...

Evet türkü de çok güzel, ben bilmiyordum Hasan Yükselir'i.

Unknown dedi ki...

Bir daha gormemek daha iyi herhalde. Benim oyle cocukluk asklarim vardi, sonra (ben buyuyunce) gordugum zaman hep biraz hayalkirikligi oldu.

Saclarin kivircik mi senin?

teyzenteyfik dedi ki...

Elif,
bilmiyorum ki ask denir mi bu duruma. Sanki degil de, baska bir sey gibi.

Yoo, saclarim dümdüz benim. Kivircik oldugunu nereden cikardin? Yoksa insanlarin yazilarindan sac yapisini mi tahmin ediyorsun sen? :)
sevgiler

uzay dedi ki...

okurken öyle güzel hayal ettimki hiç bitmesin istedim..cok güzelmiş :)

teyzenteyfik dedi ki...

Uzay,
merhaba, hosgeldin.
bu sabah, ben de tekrar okudum yaziyi ve yine hayal ettim o ani :)

Unknown dedi ki...

Yok ayol! :oP Hani sokakta ne sevimli saclari var demisler... Tam bu kelime degildi galiba, simdi geriye donup bakamayacagim. Oglum "don't work!" diyor. O lafi hep kivircik saclilara soylerler de ondan. Ben cocukken sinir olurdum. Simdi seviyorum kivircik saclarimi. Otuz yilimi aldi sevmek! :oP

serap dedi ki...
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
teyzenteyfik dedi ki...

Serap,
Hasan Yükselir söyleyen kisi.
Sevdin mi?

serap dedi ki...

aralıksız 20 kez dınledım..
cok begendım..
teşekkürler tanıştırdığın için..

teyzenteyfik dedi ki...

Dinle canim :)
Ben de aynen öyle dinledim, anliyorum seni.

serap dedi ki...

http://www.hasanyukselir.com

nasıl tanımıyomusum ben sasırdım bı turku sever olarak..ama yenı bır ses cok ıyı geldı..
cok optummm

teyzenteyfik dedi ki...

serap,
evet, epeydir taniyorum ben. Trt de rastlamistim yillar önce.
sevgiler