Salı, Eylül 11, 2012

Gün batarken her akşam

Sabah kendi hayatımla ve işe gitmek icin gözümü zor açışımla nasıl bir baglantı kurduysam, uyanır uyanmaz fabrika kızı'nı mırıldanmaya basladım. Sonra Alpay'ın bu sarkıyı söylemesini garip buldugumu düsündüm. Nedense hiç özdeşleşmiyor benim aklımda bu şarkı ve şarkıcısı. Ahmet Kaya'da söylemisti. Onunki daha gercekçi ve daha hisli gibi. Tabii Alpay'ın söyledigi hali çok çok güzel ama eskiden de hep ters ve itici bir sey bulurdum bu şarkının hikayesi ile soyleyenin zıtlığı arasında.

Kendisi evde mis gibi oturup, babadan kalma malı mülkü yiyen, gönlünde edebiyat sevgisi olan ve arada bişiler çiziktiren entellektüel bir adamın, uzaktan, kapısından geçen canlıları, hiç aralarına karışmadan izlemesi, sonra onlarla ilgili yargılara varması gibi.

Mesela Cem Karaca ve tamirci çırağı. Tertemiz, akla ikisini ayrı düsünmek bile gelmez. Uyum, inandırıcılık mevcut.

Alpay


Ahmet


Cem

3 yorum:

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Ahh!
Tamirci Çırağı'nı ne zamandır dinlememiştim Teyzenciğim. Sağol sen. :))

teyzenteyfik dedi ki...

Esas sen sağol:)

Hayal Kahvem dedi ki...

Selam, Ahmet Kaya'dan Fabrika Kızı'nı hiç dinlememiştim. Ne güzel söylemiş.Çok sevdim.