Pazar, Ekim 28, 2007

Bu pazar ne pazari allasen?

Iki gün süren, kisa film festivali vardi burada ve bugün ikinci günüydü. Günlük bilet alarak aksam sekize kadar süren tüm programi izledim. Seyirci ödülleri icin oyumu kullanip eve yollandim, ödül kazananlarin aciklanmasi beklemeden.

En cok begenilenler, alkislananlar nedense Almanya`da yasayan yabancilari konu alanlar oldu. Bir yabanci olarak o filmleri izlemek, bir alman olarak izlemekten cok daha farkli. Ben bir alman olsaydim, utanirdim biraz. Bir yabanci olarak izledigimde ise "evet, iste böyle, nasilmis!" diye bagirmak geldi icimden. Cok kabayim sanirim ya da icimde bir öfke var. Öfkem kesinlikle almanlara karsi degil, tam tersi, bir ülkeye, icinde kendilerini güvende hissettikleri bir ülkeye sahip olanlara. Bir ülkenin vatandasi olduklari icin huzurlu olabilenlere. Sanki onlar oldukca baskalari bundan mahrum kaliyor. Cok duygusal ve cocukca bir tepki belki de bu. Ama öyle.

(S. bana bugün Ulus Baker`in "Kanaatlerden imajlara: duygular sosyolojisine dogru" isimli tezini gönderdi Pdf dosyasi olarak. Ingilizce ama türkce bir özet kismi da mevcut, umarim anlarim)

Fotograf: Land Gewinnen, Yönetmeni Marc Brummund.

4 yorum:

EKMEKÇİKIZ dedi ki...

Hıımmm, bi bakalım...
Bu Pazar, saatleri geri alma saçmalığının Pazarıydı.
Yıllardır süregelen bu saçmalığı protesto ediyorum.
Şimdi haftasonunu takip eden ilk iş gününde işten eve giderken karanlıkta yol alacağız ve de bu suretle kış depresyonunun kucağına hoop diye düşeceğiz.
Evet evet, bir kez daha esefle kınıyorum, bu saat oyununu. :(

Sonne dedi ki...

Ben de hicbir zaman bu aidiyet duygusunu anlayamamisimdir...Bir bayragi eline alip sallamayi,bir kara parcasina böyle sahip cikmayi...Bunun degerle de alakasi yok, cogundan fazla deger verdigim sey vardir ait oldugum söylenen yere...Tuhaf geliyor...Ben yapamiyorum...:(

teyzenteyfik dedi ki...

Ekmekcikiz,
ya ne yalan söyleyeyim ilk gün pek sevindim ben bu saatleri geri alma isine. Daha fazla uyudum ama halen cok erkendi. Hic huzursuzluk yoktu icimde, kafayi vurdum yattim, bir dünya is beni bekliyo, gün aksam oldu, diye.

Bir anlik zevk, cikar ugruna kabullenirim ben böyle degisimleri hemen. Bir miktar dövizi var diye döviz fiyatlarinin yükselmesine sevinen tipler gibi miyim ne? :)

teyzenteyfik dedi ki...

Sunny,
evet, tuhaf geliyor ama yine de anlamaya calismak lazim sanirim.
Bazi duygulari göstermek, vurgulamak icin bir takim malzemelere, sembollere ihtiyac duyuluyor zaman zaman.

Ama bunu yaparken bile, benim var fakat onun yok, diye düsünmeyi, vicdan hesabini yapmayi da ihmal etmemek lazim. Gösteriyom ben bu kadar ama ya onun da cani cekerse, diye düsünmek lazim. Sanirim.