Bazen, bir kac gün hic evden cikmiyorum. Disariyi izliyorum ama, artik bulundugum mekan ne gibi pencereler, balkonlar sunuyorsa.
Basimi bilgisayardan kaldirip, sag yanimdaki pencereden baktim demin. Terasli bir ev var karsida. Tepesinde elle yapilmis gibi görünen bir gölgelik. Sanki yesil, sari, yas, kuru yapraklari aralarinda genisce mesafeler birakarak birbirlerine dikmisler gibi. Hafif bir esintide bile kipirdanisi, salinisi bana bile serinlik getiriyor. Ne güzel bir sey. Bazi esyalar ne güzel oluyor. Bazi esyalarini cok sevenler de.
Pazartesi, Mayıs 19, 2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
bır zamanlar esyaların yasadıgına ınanırdım ben :) o geldı aklıma..sanırım hala yasıyorlar..
madde bağımlılığım yoktur ama..bazıları var ki hayatta terk edemem..(burada ki madde eşya anlamındadır)onlarda 3 kuşak 4 kuşak önce oluşmuş bana yada diğerlerine kalmış eşyalar..onlarla aynı eşyaya dokunduğunu bilmek aynı koltuğa oturduğunu hissetmek pek güzel..
Berrin,
yasiyorlar mi dersin? Korkarim ben, yasamasinlar!
:)
Sebnem,
bak, sen de bazi esyalarina tutkuyla bagliymissin. Ne güzel iste.
Yorum Gönder